Ana SayfaYazarlarBu bir özyönetim savaşı değil

Bu bir özyönetim savaşı değil

Bir tuhaflık var yaşadığımız günlerde.

 

Bütün bu olup bitenler, maruz kaldığımız bu çatışma ortamı çok yapay görünüyor. Yitip giden canlar, harap olan şehirler ve hendekler ile hayatın akışı arasında bariz bir insicamsızlık, bir uyumsuzluk var.

 

Bugün kavgasını yaşadığımız öz yönetim her ne ise, onu talep etmenin tek yolu bu hendekler değildi.

 

Seçim sonuçları Ak Parti ile HDP'nin sivil ve demokratik bir anayasayı referanduma götürmesine izin veriyordu. Özerklik veya geniş bir ademimerkeziyetçilikse amaç, iki siyasi partinin anayasa önerisi telif edilip halkın huzuruna çıkılabilirdi.

 

Ama iktidar partisi işbirliğine yanaşmayacak olsaydı dahi hendek kararı yanlıştı.

 

Çünkü "öz yönetim" de, hangi ara ve kim tarafından içeriklendirildiyse ve yakın geçmişte ilan edilip sonra bir şekilde geri çekilen demokratik özerklikten farkı her ne ise, hendek kazılmadan da siyasetin konusu yapılabilirdi. Partiya Azadiya Kürdistan gibi ayrılıkçı, HAKPAR gibi federasyoncu partilerin bile kurulabildiği bir ortamda, öz yönetim de, artık her ne ise, siyasi mücadele konusu yapılabilirdi.

 

En azından mahallesine hendek kazılarak bir anda yaşama alanı savaş alanına çevrilen sivillere, "bakın, sizin için, size sorup danışma fırsatı bulamadan seçtiğimiz yönetim modeli bu. Şimdi siz özmüşsünüz ve bu da yönetiminizmiş" diye tebliğ edilebilirdi.

 

Ama bu bile yapılmadı.

 

PKK, 2013'te, 16 yaşın altındaki çocukları silahlı çatışmaların etkisinden korumaya ilişkin olarak imzaladığı tahhütnameyi de gözardı ederek, çocuk savaşçıları ve polisleri hendeklerde ölüme sürdü. O çocuklardan kaç kişi can verdi o hendeklerde bilmiyorum, kaç polis çocuğu artık babasız büyüyecek onu da.

 

Ama bu kanlı hendek oyununun bugün yaşadığımız ülkenin siyasi gerçekleriyle örtüşmediğini, Kürt meselesinde demokratik haklarla ilgili olarak geldiğimiz düzeyin de bu şiddeti izah edemediğini biliyorum.

 

HDP neden hendekleri mahkum etmek yerine izah etmeyi veya savunmayı seçti diye sormanın anlamı yok. İster bunu "seni başkan seçtirmeyeceğiz"den itibaren tercih ettiği eski CHP tarzı politikanın bir gereği olarak yapsın, isterse de silahın vesayeti altında olduğu için ona tercih edilmiş bir kararı izah etme ve uygulama rolü düşmüş olsun, ondan ergen ruhları harekete geçirecek sloganlardan fazlasını beklememek gerek. Ya da yarın barış kararı alınacak olursa onun yürütülmesinde aktörlerden sadece biri olmaktan fazlasını da.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

- Advertisment -